Venetikos Patikası

Sakız adası sakinleri için Venetikos’u anlatmaya gerek yoktur. Burası adadan gidenler için iyi yolculuklar dileğidir. Burayı geçtikten sonra bilirsin ki ağaçlık tepeleri ve damla sakızının üretildiği köyleri geride bırakıp kendini Ege’nin masmavi kucağında bulursun. Gelenlere burası ev sahipliği yapan, ilk hoşgeldini söyleyen yerdir.

Fakat çok az kişi bu küçük adacığın Chios bölgesinin en iyi şekilde korunan patikasına sahip olduğunu bilmektedir. 20. Yüzyılın başlarında sadece gözlemkulesinin ihtiyaçlarını giderebilmek için inşa edilmiştir.

Venetiko’nun çapı 180 yüksekliği ise 70 metredir. Böylece 500 metre uzunluğa ve 1,5 metre genişliğe sahip geniş alçak duvarlı bu patika, yapısı bakımından bu kadar küçük bir kaya için oldukça büyüktür. O zamanın bilinmeyen taş ustaları bunu öyle bir beceri ile kayaya bağlamışlardır ki, adeta bir yılana benzemektedir.

Bu kayalık adanın etrafındaki denizin derinliği 100 metredir. Eğer Doğu kısmında bulunan üzerinde 20 metre uzunluğunda kayaların bulunduğu yeri saymazsak adada kuytu yer yoktur. Patikanın başladığı yer, bu alanın biraz kuzeyinde patikanın başladığı yer tekne bağlamak için hiç uygun değildir. Bu bölge için alışılmamış olan havanın çok sakin olduğu zamanlarda ise teknezini buraya bağlayabilirsiniz. Böylece, patikaya çıkmak isteyen biri, teknesini kayalara değdirmeli ve dışarıya atlamalıdır. Daha sonra tekne buradan uzaklaşıp açığa demirlemelidir.

Kaya ıssız değildir. Insan varlığından rahatsız kayanın tepesinde dönüp dolaşan martıların sesleri kulaklarınızı adeta sağır edebilir. Bitki örtüsü, dalgaların ulaşmadığı yerde (15 metreden sonra) tipik kalkerli tepelerde yabani sakızağaçları ve yabani zeytin ağaçlarından oluşmaktadır. Bunlar patika için tehlike oluşturmaktadır. Çünkü kökleri yavaş yavaş patikanın temelini bozmaktadır. İki yerinde çökme meydana gelmiştir. Bakım çalışmaları kuyunun dipine yapılmaktadır çünkü bu kısım kış aylarında kuzeyden acımasızca baskı görmektedir. Taş duvarlar çimento ile sabitleştirilmiş, yere siyah çakıllı bir tür mozaik döşenmiş ve iki farklı noktasına yağmur için kanalizasyon boruları döşenmiştir.

Patikanın büyük bir kısmı Venetiko’nun kuzeydoğu kısmında yer almaktadır. Deniz kısmında, kayanın dipinde koyu mavi uzaklaştıkça neredeyse siyah olan sonsuz mavilik- görünürde kıyıdan eser yoktur. Burada kendinizi bir taraftan denizde yalnız kalmış bir kazazede gibi diğer taraftan ise kraliyetinde yaşayan bir kral, kendi dünyasına hakim olan bir prens gibi hissedersiniz. Ama patika yolu adanın dağlık alanına doğru ilerledikçe birden bire Sakız adasının merkezi gözükmeye başlar ve o anda hissettikleriniz değişir. Yalnız 2 kilometre sonra “Kuyruğu” suyun ihtişamına gömülür ve kendinizi tekrar denize gömülmek için deniz çukurundan yükselen bir devin kuyruğunda yürüyen küçük bir varlık gibi hissedersiniz.

Patikanın en büyük zarara uğradığı kısmı da işte tam bu kısmıdır. 3 metrelik bir bölümü deniz çukuruna gömülmüştür- aynı şey birkaç metre ilerde bulunan “firketa” da meydana gelmiştir. Diğer firketalar yabani ipler tarafından çevrelenmiş ve buraları aşmak için tırmanmak gerekmektedir. Venetiko’nun tepesinde bulunan fener, silindir şeklinde metal bir yapıt olup enerjisini güneş ışınlarından almaktadır. Burayı gezen birinin izlenimi fenerin inşa tarzının buraya kadar uzanan patikaya göre aşırı derecede ihtişamlı olduğudur. Herkesin beklediği Yunan denizinde bulunan diğer onlarca kayalık adada ve burunda bulunan taş duvarlı bir fenerin varlığıdır. Belki de patikanın yapımında çalışanların isteği bu yöndeydi ama zamanın teknolojik gelişmeleri buna el vermemiştir. Durum ne olursa olsun patika kayayla sarmaşık şekilde ayakta durduğu sürece yapımında çalışan taş ustalarının becerilerini yansıtacaktır. Venetiko’ya gitmek isteyenlerin mutlaka bir sandal tedarik etmeleri gerekmektedir. Venetiko, Emporio’ya 4, Komi’ye 5 deniz mili uzaklıktadır.

Tırmanma aşağı-yukarı 20 dakika sürmektedir. Unutmamamız gereken başka bir nokta da yanımızda herzaman bileğe bağlanan kısa bot, su, cep telefonu bulundurmaktır. Ayrıca yakınlarımızın herzaman bulunduğumuz yerden haberdar olmalarını sağlamamız çok önemlidir.

Yazı grubu

Manolis Roksanas, Nikos Chatzigeorgiou, Giannis N. Misetzis